Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün, Gezi Parkı eylemlerinin ardından düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan 23 kişi hakkında düzenleyip savcılığa gönderdiği 86 sayfalık fezlekede, diğer sivil toplum örgütleri ile birlikte Ankara Barosu, eylemci gruplara kamuoyu desteği sağlamakla, yargı ve emniyet teşkilatı üzerinde psikolojik baskı oluşturmaya çalışmakla, eylemcileri Ankara'daki müdahalelerde polis tarafından yapıldığı iddia edilen orantısız güç kullanımı ile ilgili, savcılığa bireysel olarak suç duyurusu yapılması yönünde teşvik etmekle suçlanmış bulunmaktadır.
31 Mayıs 2013 tarihinde başlayan ve devam eden süreçte, kolluk güçlerinin, barışçıl gösterilere yönelik ağır şiddet içeren müdahaleleri sırasında ölümler yaşanmış, binlerce yurttaşımız yaralanmış ve bu yaralanmaların bazıları uzuv kaybı ile sonuçlanmıştır. Polis şiddeti sadece göstericiler ile sınırlı kalmamış, kamu hizmeti yapan avukatlara da yönelmiştir.
Ülkemizde avukatların, hak savunucuları olarak görev yaparken uğradığı saldırılar, idari kurumlarda, kollukta ve yargı organlarında yaşadıkları zorluklar, gelişen süreçte hukuk kurumlarına yönelik hukuk dışı saldırılar ile eş zamanlı olarak yaşanmaya devam etmektedir.
Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün fezlekesinde yer alan, Ankara Barosu'nu suçlayıcı ifadeler bu saldırıların yeni bir örneğidir.
Avukatlık Kanunu'nun 76.maddesi, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmanın ve korumanın baroların görevi olduğunu hüküm altına almış bulunmaktadır.
Avukatların Rolüne Dair Havana Kurallarının 14. maddesine göre; Avukatlar, müvekkillerinin haklarını korurken ve adaletin gerçekleşmesine çalışırken, ulusal ve uluslararası hukukun tanıdığı insan haklarını ve temel özgürlükleri yüceltmeye çalışırlar.
23. maddeye göre; Avukatlar özellikle, hukukla, adalet sistemiyle ve insan haklarının geliştirilmesi ve korunması ile ilgili konularda kamusal tartışmalara katılma hakkına sahiptir.
Ankara Barosu'nun, yaşanan hak ihlallerine karşı, Anayasa'da yer alan hukuk devletinin gereklerine sahip çıkması ve adil yargılanma hakkı çerçevesinde yasalarca kendisine verilen görevleri yerine getirmesi bir suç değil, savunmanın onuru niteliğindedir.
Savunmanın kararlı ve dirençli örgütü olan İzmir Barosu, Ankara Barosu'na yönelik haksız ve hukuk dışı suçlamaları içeren fezlekeye karşı tüm yasal süreçlerde Ankara Barosu ile dayanışma içinde olacaktır.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.