Ölümler Olmadan Çözüm Bulunmalıdır!
12 Eylül 2012 tarihinde 7 cezaevinde 65 tutuklu ve hükümlü tarafından başlatılan bugün itibarıyla 65 cezaevinde yüzlerce tutuklu ve hükümlünün katıldığı açlık grevleri halen devam etmektedir.
Açlık grevini sürdürenlerin önemli bir bölümü insan sağlığı için geri dönüşün mümkün olmadığı sınıra ulaşmış bulunmaktadır. Bundan sonra yaşanacak her gün, açlık grevi katılımcılarının bedenlerinde kalıcı ve ağır sağlık sorunlarının ortaya çıkacağı ve ölümlerle karşılaşacağımız günler olacaktır.
12 Eylül 1980'den bu yana cezaevlerinde gerçekleşen açlık grevleri ve ölüm oruçlarında 150'ye yakın tutuklu ve hükümlü hayatını kaybetmiştir. Yine bir açlık grevi sürecinde, 2000 yılında, 25 cezaevine eş zamanlı olarak düzenlenen, 32 kişinin öldüğü ve yüzlerce kişinin sakat kaldığı "Hayata Dönüş Operasyonu" toplumun ortak belleğinden asla silinmemiştir.
Geçmiş bize büyük acıları hatırlatmaktadır. Aynı acıları ve kayıpları bir daha yaşamamak için çaba göstermek bu ülkedeki her bireyin ve her demokratik kurumun öncelikli görevidir.
20 - 21 Ekim 2012 tarihlerinde gerçekleşen İzmir Barosu Genel Kurulu, bu konudaki bir önergeyi oylayarak, hükümetten duyarsızlığına bir son vermesini, insan sağlığına ve insan hayatına saygı göstermesini talep etmiş ve sorunun çözümü için derhal insani ve etkili adımlar atması yönünde çağrıda bulunmuştur.
İzmir Barosu Yönetim Kurulu göreve gelir gelmez, ilgili Genel Kurul kararını Adalet Bakanlığı'na iletmiştir. .
Başta Adalet Bakanlığı olmak üzere Hükümet yetkililerinin, bu eylemin hiçbir kayıp yaşanmadan sona erdirilmesi noktasında siyasi sorumlulukları bulunmaktadır. Ölümlerin gerçekleşmesi durumunda, çözüme ulaşmak zorlaşacak, geç başlayacak diyalog girişimleri etkisiz kalacaktır.
Eylemin biçiminin onaylanıp onaylanmaması ve taleplerin içeriği, yaşanılan sürecin önemini değiştirmemektedir.
İzmir Barosu, devam eden açlık grevlerini, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirgesi'nin 3.maddesinde ve Anayasa'nın 17.maddesinde ifadesini bulan "yaşama hakkı" çerçevesinde değerlendirmektedir.
İzmir Barosu Yönetim Kurulu, bu en temel hakkın korunması ve savunması noktasında üzerine düşen görevleri yapmaya hazırdır.
Kamuoyunun bilgisine sunulur.
Av.Sema Pekdaş
İzmir Barosu Başkanı